Psikolojik Danışman Emre Taşdöndüren

Kardeşim Neden Farklı? Çocukların Merakına Duyarlı Olmak

Çocuklar, hayatı anlamaya çalışırken durmadan sorular sorar. Bu sorular, özellikle özel gereksinimleri olan bir kardeşe sahip olduklarında daha derin ve karmaşık hale gelebilir. Çünkü onların dünyasında, sıradan kardeşlik dinamikleri yerine çok daha farklı bir hikaye yazılmaktadır. Peki, bu hikayede çocuklar neler merak eder? Ve bu sorulara nasıl yanıt vermeliyiz?


Merak ve Anlayış Arayışı

Özel gereksinimli bir kardeşe sahip çocukların zihinlerinde birçok soru dolaşır. Bu sorular, onların dünyayı ve aile dinamiklerini anlamlandırma çabasının bir yansımasıdır. Örneğin:

  • “Neden kardeşim konuşamıyor?”
  • “Neden onunla oynayamıyorum?”
  • “Herkes neden sürekli onunla ilgileniyor?”

Bu sorular genellikle masum bir meraktan gelir. Ancak bazen hayal kırıklığı, kıskançlık ya da suçluluk duyguları da bu merakın içine karışabilir. İşte tam bu noktada, ebeveynlerin tutumu kritik hale gelir. Çünkü bu sorulara verilen cevaplar, çocuğun sadece kardeşini değil, aynı zamanda kendisini ve dünyayı nasıl algılayacağını da şekillendirir.


Çocukların Sorularına Duyarlı Yanıtlar Vermek

Bir çocuğun sorduğu her soru, onun iç dünyasına açılan bir kapıdır. Bu kapıyı açık tutabilmek için samimi, yaşına uygun ve şefkat dolu cevaplar vermek çok önemlidir. İşte çocukların sıkça sorduğu sorulara nasıl yanıt verebileceğinize dair bazı örnekler:

1. “Kardeşim neden benim gibi değil?”

Çocuklar, farklılıkları erken yaşta fark eder. Bu soruya basit ama net bir şekilde yanıt vermek gerekir:

  • “Kardeşinin beyninde ya da vücudunda bazı şeyler farklı çalışıyor. Ama bu onu özel ve sevilesi yapan şeylerden biri.”

2. “Neden kardeşimle oynayamıyorum?”

Bu soru, çocukların kardeşlik bağlarını kurmak için gösterdikleri çabanın bir yansımasıdır.

  • “Kardeşin seninle aynı şekilde oynamayı öğrenememiş olabilir. Ama onunla yapabileceğin başka şeyler var. Mesela elinden tutup bir yürüyüşe çıkabilir ya da sevdiği bir şarkıyı onunla dinleyebilirsin.”

3. “Anne-baba, neden kardeşime daha fazla zaman ayırıyorsunuz?”

Bu soru, çocuğun kendini ikinci planda hissettiğini gösterebilir. Ona duygularını doğrulayan ve değerli hissettiren bir cevap vermek önemlidir:

  • “Kardeşin bazı şeyleri yapabilmek için bizim yardımımıza daha çok ihtiyaç duyuyor. Ama bu seni daha az sevdiğimiz anlamına gelmez. Sen bizim için her zaman çok özelsin.”

4. “Ben neden kardeşim gibi değilim?”

Bu soru, çocuğun suçluluk duygusundan ya da kendini farklı hissetmesinden kaynaklanabilir. Yanıt, çocuğun bu soruya yüklediği anlamı hafifletmelidir:

  • “Her birimiz farklıyız. Senin güçlü yönlerin var, onun da kendine göre farklılıkları var. Bu da ailemizi eşsiz yapıyor.”

Meraklarını Teşvik Edin, Suçluluk Yüklemeyin

Çocuklar bazen bu tür sorular sorduğunda utanabilir ya da suçlu hissedebilir. Örneğin, “Bu soruyu sormak yanlış mıydı?” gibi bir duygu geliştirebilirler. Oysa onların bu soruları sorması, kardeşlerini anlamaya çalıştıklarının bir göstergesidir. Bu yüzden:

  • Meraklarını kabul edin: “Bu çok güzel bir soru!” gibi yanıtlarla onları teşvik edin.
  • Duygularını doğrulayın: “Bazen zor geliyor olabilir, ama bu konuda konuşmak çok önemli.” gibi cümlelerle duygularının doğal olduğunu hissettirin.
  • Sohbeti sürekli hale getirin: Bu sorular bir kez değil, birçok kez sorulabilir. Çocuklar büyüdükçe yeni sorular ve yeni endişeler geliştirebilir. Açık bir iletişim hattı kurmak, bu süreci kolaylaştırır.

Kardeşlik, Merakla Başlar

Kardeşlik, yalnızca birlikte büyümek değil; birbirini anlamak için çaba göstermek demektir. Özel gereksinimli bir kardeşe sahip olmak, bu anlam arayışını daha derin hale getirir. Çocukların sorduğu her soru, onların dünyayı anlama çabasıdır ve bu çabayı desteklemek, onların sevgi dolu birer birey olmalarına yardımcı olur.

Ebeveynler olarak, çocuklarınızın sorularına kulak verin. Onlara samimi ve şefkat dolu yanıtlar vererek, yalnızca kardeşlik bağlarını değil, hayatları boyunca taşıyacakları empati ve anlayış duygusunu da güçlendirmiş olursunuz. Çünkü kardeşlik, sadece aynı çatı altında büyümek değil; sevgi, anlayış ve merakla birbirine bağlı kalmaktır.

Etiketler

Yorum bırakın